10 Efsane Ama Gözden Kaçmış Manga Serisi (Cidden, Bu Mangalar Daha Fazla İlgiyi Hak Ediyor!)

Anime izleyip “aa ne güzelmiş bu” deyip geçiyoruz ama işin mutfağı, yani mangası, bazen animeden çok daha derin, çok daha yoğun bir deneyim sunuyor.
Yine de ne yazık ki bazı mangalar var ki ne reytingi var ne animesi… Sanki evrende sadece mangakası ve birkaç sadık okuru tarafından biliniyor gibi.

İşte burada devreye biz giriyoruz.
Bu listede, 2025 itibariyle hâlâ hak ettiği ilgiyi görememiş, underrated kalmış 10 muazzam manga serisini tek tek ele alıyoruz.
Hazırsan mangaların tozlu raflarına doğru yelken açıyoruz!

10. Edens Zero – Hiro Mashima (2018–2024)

"Fairy Tail" sever misin? Evet mi? Peki Edens Zero'ya hiç şans verdin mi?
Uzay yolculuğu, dijital tanrılar, duygusal robotlar…
Mashima bu seride kendi tarzını alıp bilim kurgu ile yoğurmuş.

Ana karakterimiz Shiki, yıldızlar arasında “Anne” adlı bir tanrısal varlığı ararken, anime gibi eğlenceli ama manga gibi karanlık olaylara sürükleniyor.
Evet, finali biraz tartışmalı olabilir ama özellikle manga formatında çok daha detaylı, çok daha karakter odaklı.

9. Trinity Blood – Yoshida Sunao ve Kiyo Kyuujou (2003–2018)

Kıyamet sonrası dünya, vampirler ve Vatikan karışımı bir evren hayal et.
Tam gotik, tam steampunk.
Anime versiyonu beklentiyi karşılamadı belki ama manga tarafı tam bir sanat eseri.

Hikâyemizin kahramanı Abel Nightroad, dışarıdan rahip gibi görünse de aslında bir vampir yiyen vampir.
Manga hem felsefi hem aksiyon dolu.
Ayrıca çizimleri… Her kare tablo gibi yahu.

8. Biomega – Tsutomu Nihei (2004–2009)

Nihei'nin dünyasında konuşmalar az, mimari bol, her şey grinin elli tonu.
Ama hikâyeler mi? Efsane!
Biomega, insanlıkla makinelerin arasındaki çizginin yok olduğu, post-apokaliptik bir dünyayı anlatıyor.

Karakterlerin bile isimleri soyutken, olaylar bazen “ben ne okudum şimdi?” kıvamında.
Ama detaylara gömülünce… O dünyaya adeta düşüyorsun.
Nihei’nin çizim stili ile Biomega, görsel deneyim olarak bile yeter.

7. Dogsred – Satoru Noda (2023– )

“Golden Kamuy” ile gönlümüzde taht kuran Noda, buz üstüne çıkarak bizi şaşırttı.
Hokey temalı bir manga mı? Evet, şaşırdın.
Ama bu, sıradan spor mangalarından değil.

Ana karakterimiz aslında figür patencisi ama bir gün hokeye gönlünü kaptırıyor.
Buzun üstünde geçen mücadele, adeta kılıç dövüşü gibi estetik.
Şimdilik düşük reytinglere sahip ama bu hikâye buzları kıracak, bizden söylemesi.

6. Choujin X – Sui Ishida (2021– )

“Tokyo Ghoul”un yaratıcısı Ishida, bu defa süper güçlerin karanlık tarafına odaklanıyor.
Tokio adında sıradan bir genç, bir olay sonucu "Choujin" olur, yani garip güçler kazanır…
Ama bu güç, onun için bir lütuf değil, tam anlamıyla bir lanettir.

Ishida’nın çizgileri yine karanlık, zarif ve boğucu.
Atmosfer adeta “beni oku ama geceleri değil” diyor.
Manga hâlâ tam patlamadı ama anime gelirse işler değişir!

5. Dai Dark – Q Hayashida (2019– )

“Dorohedoro”yu okuyanlar bilir, Q Hayashida’nın kafası başka çalışıyor.
Ve Dai Dark ile bu deliliğe uzayda devam ediyoruz.
Baş karakterimiz Sanko, hakkında efsaneler dönen bir iskelet koleksiyoncusu.

Hayatta kalmaya çalışırken hem güldürüp hem de “bu ne ya?” dedirten olaylara giriyoruz.
Kara mizah + karanlık bilim kurgu + grotesk çizimler = tek kelimeyle manyakça eğlenceli.

4. Blue Exorcist – Kazue Kato (2009– )

Satan’ın oğlu olmak zor iş…
Rin Okumura, mavi alevleriyle exorcist okulunda bir yandan şeytani mirasını bastırmaya, diğer yandan dostluk kurmaya çalışıyor.

Anime versiyonu çıkalı çok oldu ama manga hâlâ devam ediyor ve hem daha olgun hem de çok daha derin.
İlişki dinamikleri, karakter gelişimi ve aile dramı konusunda etkileyici bir seviyede.
Zamanın unutturduğu bu klasik, hâlâ sayfalarında parıldıyor.

3. Bug Ego – ONE ve Kiyoto Shitara (2023– )

“Mob Psycho 100” ve “One Punch Man” mangakası ONE, bu kez gerçekliğe müdahale eden bir “hatalar kitabıyla” karşımızda.
Ve bu hikâye… Aşırı potansiyelli bir bomba.

Sınıfın ezik çocuğu, gerçekliği bozabilen bir defter bulunca işler sarpa sarıyor.
Sürreal mizah, absürd olaylar ve içten dostluklar derken, tam anlamıyla okuyucuyu hackleyen bir hikâye oluyor.
Henüz yeni ama çok iyi gidiyor.

2. Asadora! – Naoki Urasawa (2018– )

Urasawa deyince akla “Monster”, “20th Century Boys” gelir.
Ama Asadora!, sessiz sedasız bir cevher.

Ana karakterimiz Asa, pilot olma hayali kurarken bir anda canavarlarla, trajedilerle ve toplumla yüzleşiyor.
Daha sakin tempolu olabilir ama her bölüm insanlık dramı ve umut dolu.
Az bilinen ama kalpten geçen türden.

1. Psyren – Toshiaki Iwashiro (2007–2010)

İşte listenin zirvesi: Psyren
Adını bile duymadıysan suç sende değil, çünkü bu manga gölgede kalmış en büyük cevherlerden biri.

Ageha adlı genç, gizemli bir kart bulur ve kendini alternatif bir distopyada bulur.
Hayatta kalmak için hem savaşması hem de gerçekliği çözmesi gerekir.
Konu? Müthiş. Güç sistemi? Bayağı orijinal. Çizimler? Her kare aksiyon fışkırıyor.

Ama ne yazık ki manga erken iptal edildi.
Tam hikâye yükseliyorken son verilmiş.
Yine de o az sürede bıraktığı etkiyle, “en underrated manga” tahtını hak ediyor.

Mangalar Konuşmaz, Ama Kalbe Dokunur

Anime elbette güzel. Ama manga…
Manga, yaratıcıların en ham, en işlenmemiş hayal gücünün sayfalara dökülmüş hâli.
Bu listedeki mangalar, belki büyük reklamlar almadı ama sundukları dünyalar o kadar zengin ki, sayfa çevirirken zaman unutuluyor.

Okuma listene mutlaka eklemen gereken 10 manga:

• Edens Zero

• Trinity Blood

• Biomega

• Dogsred

• Choujin X

• Dai Dark

• Blue Exorcist

• Bug Ego

• Asadora!

• Psyren

Peki senin “bu da underrated yahu” dediğin manga hangisi?
Yorumlara yaz da biz de keşfedelim!
Unutma, bazen en güzel hikâyeler en az konuşulanlardır.